VİYANA - SNmedia.at/Yatırım indiriminin artırılması, geniş bant altyapısının hızlandırılması ve yeni bir lokasyon fonunun oluşturulması planlanıyor. Ayrıca “Avusturya ek ücreti” kaldırılacak, fiyat şeffaflığı sağlanacak ve shrinkflasyon ürünleri etiketlenecek. Hükümet, önümüzdeki altı ay için kira paketinden Federal Savcılık düzenlemesine, eğitimde Almanca dil desteğine kadar geniş bir gündem sundu. Ancak, alınacak önlemler için net bir zaman çizelgesi paylaşılmadı. Bu durum kamuoyunda belirsizlik yaratırken, ekonomide hissedilen fiyat baskısının aciliyeti daha da ön plana çıkıyor.

Muhalefet ve Kamuoyu Tepkisi

Başbakan Stocker, ekonomik zorlukların kısa vadede çözülemeyeceğini vurgularken, muhalefet paketi yetersiz buldu. Siyaset bilimci Peter Filzmaier ise hükümeti “küçük adımlarla işleyen bir hükümet” olarak tanımladı ve büyük vaatlere rağmen yapısal reformların henüz başlamadığını belirtti. Halk arasında da büyük açıklamalara karşı artan bir şüphe gözlemleniyor.

“Küçük Adımların Hükümeti”

Filzmaier’e göre hükümet, gösterişli vaatlerden uzaklaşarak “işçi hükümeti” imajına yöneliyor. Ancak bunun için küçük ara başarıların da elde edilmesi gerektiğini vurguladı. Aksi takdirde, hükümetin politikası yalnızca duyuru siyaseti olarak kalabilir.

Viyana’da 2,5 Milyon Avro Değerinde Uyuşturucu Ele Geçirildi
Viyana’da 2,5 Milyon Avro Değerinde Uyuşturucu Ele Geçirildi
İçeriği Görüntüle

Önümüzdeki Dönemde Fırsat Penceresi

Avusturya’da önümüzdeki yıl yalnızca St. Pölten ve Graz’da yerel seçimler yapılacak. Ülke genelindeki bir sonraki büyük eyalet seçimleri 2027’ye kadar beklenmiyor. Bu durum hükümete, uzun vadeli politikalarını hayata geçirmek için alışılmadık ölçüde geniş bir zaman tanıyor. Filzmaier, bunun “yalnızca yirmi yılda bir görülen bir fırsat penceresi” olduğunu ifade etti. Başarı ise tek bir soruya bağlı: 2026 sonunda halk kendini ekonomik olarak daha iyi durumda hissedecek mi?

Koalisyon hükümeti, altı ayı geride bırakırken büyük projeler yerine küçük ve dikkatli adımlarla ilerlemeyi tercih ediyor. Ancak hem muhalefet hem de kamuoyu, bu yaklaşımın ekonomideki gerçek sorunları çözmekte yeterli olup olmayacağı konusunda şüphelerini koruyor.