VİYANA - SNmedia.at/ Fosilleşme ihtimalimiz düşük

ABD'deki Rochester Üniversitesi'nde astrofizik profesörü olan Adam Frank, gelecekteki paleontologların fosillerimizi bulmasına kesin gözüyle bakılamayacağını söylüyor.

"Dünya'daki yaşamın sadece küçük bir kısmı fosilleşmiş. Özellikle de uygarlığınız jeolojik olarak sadece kısa bir süre sürmüşse şansınız daha az" diyor.

Evrime yeni bir yön vermek

Ayrıca dünyanın dört bir yanına taşıdığımız veya biyolojik çeşitliliğini değiştirdiğimiz bitki ve hayvanlar aracılığıyla diğer türlerin fosillerini değiştirmiş olabiliriz.

2018 yılında yapılan bir araştırma, tüm canlı materyalin toplam ağırlığı anlamına gelen biyokütle ölçüldüğünde, tüm memelilerin yüzde 96'sının insanlar ya da onların beslediği hayvanlardan oluştuğunu gösteriyor.

Dünyadaki kuş biyokütlesinin üçte ikisinden fazlası da bizim kümes hayvanlarımız.

Kâr amacı gütmeyen bir yayın olan Our World in Data'ya göre her yıl 75 milyardan fazla tavuk öldürüyoruz.

Dolayısıyla, birbirinin neredeyse aynısı olan bu kuşların çok sayıda fosili, gelecekte dikkat çekebilir.

ABD’nin gözünü diktiği devasa hazine: Venezuela’nın altındaki servet
ABD’nin gözünü diktiği devasa hazine: Venezuela’nın altındaki servet
İçeriği Görüntüle

İngiltere'deki Leicester Üniversitesi'nde jeolog, paleontolog ve emeritus profesör olan Jan Zalasiewicz "Biyolojik evrimin gidişatını değiştirdik" diyor:

"Uzak gelecekteki kaşiflerimiz merak edecekler: 'Ne oldu? Bu neden oldu?' diye soracaklar.

"Ve tüm bunların başladığı katmana odaklanacaklar. Bu da biziz."

'Nihai mirasımız'

Prof. Zelasiewicz ve Leicester Üniversitesi'nden meslektaşı Prof. Sarah Gabbott, "Discarded: How Technofossils Will Be Our Ultimate Legacy" (Teknofosiller Nasıl Nihai Mirasımız Olacak?) başlıklı kitaplarında, Dünya'nın jeolojik kayıtlarına geçecek şeylerin gündelik nesnelerimiz olacağını savunuyor.

Bunlara teknofosil diyorlar: Alüminyum içecek kutusu, polyester kazak ya da yeraltı otoparkı.

Kaynak: NTV Haber