VİYANA - SNmedia.at/Bakan Prien, eğitimde başarı için dil yeterliliğinin şart olduğunu vurgulayarak, Almanca bilmeden okula başlayan çocukların hem kendi gelişimlerinin hem de sınıf içi verimliliğin önünde engel oluşturduğunu ifade etti. Bu durumun sadece göçmen çocuklarla sınırlı olmadığını, göçmen olmayan ailelerde de dil gelişimi sorunları gözlemlendiğini söyledi.
4 Yaş Testi Önerisi: “Dil ve Gelişim Değerlendirilmeli”
Prien, çocukların ayakkabı bağlamaktan yüzmeye kadar birçok temel beceride geri kaldığını belirterek, 4 yaşındaki çocuklara ülke çapında zorunlu dil ve gelişim testleri uygulanması gerektiğini savundu. Bu öneri, koalisyon hükümeti içinde destek bulurken, bazı çevrelerce eleştirildi.
Hükümetten ve Eğitim Camiasından Sert Tepkiler
Uyumdan sorumlu hükümet komiseri Natalie Pavlik (SPD), sınıflarda kota uygulamasını açıkça reddederek, “Almanya'nın sınıflarda bir kotaya ihtiyacı yok” dedi. SPD’nin eğitim sözcüsü Jasmine Hostert de “Kapsayıcı eğitim dışlayıcı modellerle değil, erken ve hedefli destekle mümkündür” diyerek anaokullarının güçlendirilmesini savundu.
Öğretmenler Birliği: “Uygulama Karmaşık, Ancak Gerekli”
Alman Öğretmenler Birliği Başkanı Stefan Duhl ise önerilen modeli “mantıklı” bulsa da uygulamada sorunlar yaşanabileceğini belirtti. Duhl, Almanca bilmeyen çocuk oranının %90’a çıktığı sınıflarda model öğrenmenin mümkün olmadığını ve öğrencilerin okul dışında da Almanca konuşmaya teşvik edilemediğini söyledi.
Eğitim Bakanı Prien’in çıkışıyla Almanya’da, özellikle göçmen kökenli çocukların eğitim sistemine entegrasyonu ve dil yeterliliği tartışmaları yeniden alevlendi. Konu, sadece eğitimi değil, ülkenin uzun vadeli uyum ve toplumsal eşitlik politikalarını da doğrudan ilgilendiriyor.
