VİYANA - SNmedia.at/Ret kararının en önemli gerekçesi, bu adımın diğer ülkelerdeki azınlık dillerine emsal teşkil edebileceği endişesiydi. Üye devletler, böyle bir kararın hukuki ve idari yük yaratacağını savundu.
AB’de 60’a Yakın Azınlık Dili Konuşuluyor
Avrupa genelinde 40 ila 50 milyon insanın yaklaşık 60 bölgesel veya azınlık dili konuştuğu biliniyor. Ancak bu dillerin yalnızca çok azı ulusal dillerle eşit statüye sahip.
İspanya’da Durum: Bölgesel Diller Güçlü Konumda
İspanya’da Baskça, Katalanca ve Galiçyaca, özerk bölgelerde eğitim, medya ve kamu hizmetlerinde yaygın şekilde kullanılıyor. Katalanca 7,5 milyon, Baskça 1 milyon, Galiçyaca ise yaklaşık 2 milyon kişi tarafından konuşuluyor.
Hollanda: Frizce Tanınıyor Ama Sınırlı Kullanılıyor
Frizce, Friesland bölgesinde ikinci resmi dil olarak kabul ediliyor. Ancak Almanya'da bu dil hâlâ resmi idari statüye sahip değil.
Portekiz: Mirandese Resmen Tanınıyor
Portekiz, kuzeydoğudaki Miranda do Douro bölgesinde konuşulan Mirandese dilini 1999’da ikinci resmi dili olarak kabul etti. Aktif konuşan kişi sayısı 1.500 civarında.
Finlandiya: Sami Dilleri Koruma Altında
Ülkenin kuzeyinde konuşulan Sami dilleri, resmi düzeyde tanınan yerli diller arasında. Ancak Sami dillerini konuşan kişi sayısı oldukça sınırlı.
İtalya: Çok Dilli Bölgeler Sistemi
İtalya’da bazı bölgelerde Almanca, Fransızca, Slovence, Ladince ve Katalanca gibi diller İtalyanca ile birlikte resmi statüye sahip. Bu statü, belirli bölgelerde ve yerel düzeyde geçerli.
İspanya’nın önerisi, Avrupa’daki azınlık dillerin daha fazla tanınması yönünde bir baskı oluşturabilir. Ancak şimdilik, bu tür girişimler AB’nin oy birliği koşulu ve siyasi hassasiyetleri nedeniyle kolayca kabul edilmiyor.