VİYANA - SNmedia.at/Mahkeme, ORF içeriğini kullanmayan hanelerin de katkı payı ödemesinin eşitlik ilkesine aykırı olmadığına karar verdi. Hizmetin kullanımından bağımsız olarak herkesin bu sistemin parçası olması gerektiği vurgulandı.
Kamu Yayıncılığı “Demokratik Altyapı” Olarak Tanımlandı
ORF Seyirci Konseyi üyesi ve medya ekonomisti Matthias Karmasin, kamu yayıncılığının hastaneler ve parklar gibi kamusal hizmetlerle benzer olduğunu belirtti. ORF’nin varlığı, demokrasinin işleyişi için temel altyapılardan biri olarak değerlendiriliyor.
Araştırmacılardan Destek: “Herkesin Katkısı Gerekli”
Medya araştırmacısı Andy Kaltenbrunner da kararın arkasında durarak, demokratik bir sistemin ancak tüm toplumun katkısıyla sürdürülebileceğini ifade etti. ORF’nin bağımsız ve güçlü bir finansman modeliyle kamuya hizmet etmesi gerektiğini savundu.
Görev Alanı Geniş: Bilgilendirme, Kültür, Kapsayıcılık
ORF Yasası'na göre kamu yayıncısının görevleri arasında toplumun bilgilendirilmesi, kültürel çeşitliliğin sunulması ve engelli bireylerin toplum hayatına entegrasyonu gibi 19 ayrı madde yer alıyor.
Tasarruf Baskısı Sürüyor: 2027–2029 Arası Yeni Paket
ORF katkı ücreti 2029’a kadar ayda 15,30 avro olarak sabitlendi. Bu kapsamda ORF, yıllık en fazla 710 milyon avro gelir elde edebilecek. 2027–2029 dönemi için “düşük üç haneli milyonluk” bir tasarruf paketi öngörülüyor.
FPÖ Karşı Çıktı, SPÖ Destekledi
FPÖ, kararı “yasama beceriksizliği” olarak nitelendirerek sert eleştirilerde bulundu. SPÖ ise bu kararın ORF’nin toplumsal rolünü ve katkı sisteminin meşruiyetini açıkça ortaya koyduğunu savundu.
ORF Başkanı Lederer: “Bu Bir Demokrasi Katkısıdır”
ORF Vakfı Konseyi Başkanı Heinz Lederer, kararın kamu yayıncılığı için çığır açıcı nitelikte olduğunu belirtti. Hane katkı ücretinin ORF’nin sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.